İstanbul’un nur topu gibi bir telaşı daha oldu:
Bu yıl ilki gerçekleşecek İstanbul Uluslararası Tasarım Bienali. Tasarım dünyasından pek çok
önemli ismi ağırlayacak bu tatlı telaş 13 Ekim’de başlıyor. Uzak kalmayın!
İstanbul Uluslararası Tasarım Bienali küratörlerinden mimar Emre Arolat, geçtiğimiz yılki Dünya
Mimarlık Festivali’nde kendisini epey irkilten bir soruyla karşılaşmış: “İstanbul bir tasarım bienali için hazır mı gerçekten?
Yani o kadar oldu mu?”
Soruyu soran kim ve konuşma nasıl sonuçlandı
bilmiyoruz ama düşündüklerini bize şöyle aktarıyor Arolat: “O kadar olmamak… Ne kadar olmamak? Sıkı bir tasarım
bienali düzenleyebilmek için daha ne kadar olmalı? Hazır olmak için ne yapmalı?
Evet, İstanbul bir âlem. … Evet; ilham verici, enerji dolu, evet bugünlerde
herkesin gözü buralarda. Ama o çok şaşaalı, parıltılı Anglo-Sakson kentlerle ya
da Latin kökenli alımlı çalımlı öncülleriyle onu aynı kefede tartmıyor tasarım
guruları. Hala biraz ötekilik çekiyor
öyle değilmiş gibi yapsa da son on yılda. Bu bağlamda hayli dertli, bir o kadar
da karmaşık bir ruh halinden, bir kavrayıştan söz edilebilir bu coğrafyada.
Tıpkı şehrin kendi karmaşıklığı gibi. Çok katmanlı, capcanlı, ele avuca gelmez
bir şehir İstanbul. … Nev’i şahsına münhasır. Bir Toronto değil ya da bir
Milano. Ne de şu anlı şanlı mimarlık festivaline ev sahipliği yapan
Barcelona’ya benziyor dikkatle bakıldığında. İşte tam da bu nedenle, tam da damardan bir tasarım bienali yapılır
İstanbul’da.”
DAMARDAN
TASARIM
Biraz
da böyle düşüncelerle ve İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın düzenlemesiyle yola
çıkan Uluslararası İstanbul Tasarım Bienali; kentsel tasarım, mimarlık,
endüstri ürünleri tasarımı, grafik tasarım, moda tasarımı ve yeni medya
tasarımı gibi alanları kapsayarak 12 Aralık’a dek devam edecek. Temelde iki ana
mekânda - İstanbul Modern ile Galata Özel Rum İlköğretim Okulu - ama aslında
tüm şehirde… Çünkü bienalin etkinliklerinden biri Tasarım Yürüyüşleri.
İstanbul'un
farklı bölgelerinden seçilen tasarım odaklı 90’ın üzerinde dükkân, atölye,
imalathane ve mimari yapıyı gezme imkânı sunacak bu yürüyüşler; Kuzguncuk'taki
önemli dini yapılardan Nişantaşı'ndaki ayakkabı atölyelerine, Kapalıçarşı'daki
bakır dövme ustalarından Çukurcuma'daki takı tasarım dükkânlarına uzanacak.
Kuzguncuk, Beyoğlu-Cihangir-Galatasaray, Şişhane-Galata, Nişantaşı-Teşvikiye,
Sultanahmet, Fener-Balat ve Karaköy olmak üzere 7 ayrı rotadan oluşacak
yürüyüşler; tasarımla birlikte İstanbul’un pek çok kapısını da ziyaretçilere açacak.
Bunun
yanı sıra… Bienal, 46 ülkeden 200’ün üstünde tasarımcı ve mimarın; objelerden
video yerleştirmelerine, maketlerden açık alan düzenlemelerine, fotoğraflardan
interaktif araçlara uzanan yaklaşık 100 projesine ev sahipliği yapacak. Teması Londra
Tasarım Müzesi Direktörü ve İstanbul Tasarım Bienali Danışma Kurulu Üyesi Deyan
Sudjic tarafından Kusurluluk olarak belirlenen bienalin bir diğer küratörü ise
Joseph Grima.
,,,,,,,
Küratör Joseph Grima / Sergisi Adhokrasi
Galata
Özel Rum İlköğretim Okulu’nun tüm katlarında yaklaşık 2.300 metrekarelik alana
yayılacak Adhokrasi’de (Bürokrasinin tam karşıtı demek) 120’ye yakın tasarımcı
ve mimarın, mevcut ürün ve objeleri yanı sıra bienale özel hazırladığı projeler
sergilenecek. “Tasarım artık her zaman her yerde ve bu haliyle neredeyse
görünmezliğe bürünmüş durumda. Bulunduğu noktada gündelik hayatın içine
öylesine işlemiş ki tasarımın aslında geniş bir etki alanı olan, kaçınılmaz
surette politik bir aktivite olduğunu unutuyoruz.” diyen Grima’ya göre tasarım
bugün, kısa ve çelişkilerle dolu tarihinin en önemli kavşaklarından birinde.
Küratör Emre
Arolat/ Sergisi Musibet
Bugünün İstanbul’unu mimari tasarım ve kentsel dönüşüm çalışmaları
açışından sorgulayan 95 tasarımcı ve mimarın 30’un üzerinde projesini bir araya
getirecek Musibet isimli sergide; sorunlara çözüm üretmek yerine yeni soruların
sorulması hedefleniyor. İstanbul Modern’de 1.400 metrekarelik bir alana
kurulacak sergi; maket, video, fotoğraf ve interaktif oyun gibi çalışmalardan
destek alıyor. İstanbul’da son dönemde gündemde
olan kentsel dönüşüm yasası ve mutenalaştırma projelerini masaya yatıracak
sergiyle yapılmak istenen, Arolat’ın deyişiyle şöyle: “Tasarımın gündelik hayattan uzak, değdiği her şeyi meşrulaştıran
bir gücü olmadığı fikrinin altını çizmek.”
TASARIM YÜRÜYÜŞLERİ İÇİN
Kasım ayında başlayacak Tasarım Yürüyüşleri,
bieanlin sonuna kadar Cuma ve Cumartesi günleri özel bir rehber eşliğinde 20
kişilik gruplar halinde yapılacak. Ayrıntılı bilgi, bilet fiyatları ve katılım
için: designwalk@istanbuldesignbiennial.org
JÜLİDE KARAHAN
SKYLIFE BUSINESS EKİM 2012
...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder