19 Mart 2011 Cumartesi

KADERLE İKİ KELİMELİK İLİŞKİ: KEŞKE VE İYİ Kİ

Levent Kazak’ın yazdığı, Laçin Ceylan’ın yönettiği tiyatro oyunu Cam; kaderle kurduğumuz iki kelimelik ilişki üzerine: Keşke ve iyi ki… Oyun; Mart boyunca İzmir, İstanbul, Yalova ve Çanakkale’de sahnede.

“Yanlışsız doğruya ulaşamazsın. Referans çizgilerin onlar.” diyor Rüya Hoca ısrarla. Öğrencisi Neslihan dinlemiyor onu, beğenmedikçe siliyor yaptığı resmi; yanlışa devam. Yanlışlıklar üzerine kurulu bir oyun Cam. Bir anti kahraman oyunu. Yerinde olmak isteyeceğiniz hiçbir kahraman yok sahnede. Resim dersleri veren bir ressam, onun kocası, yakın arkadaşı ve iki öğrenci etrafında şekilleniyor hikâye.

Şöyle: Resim dersi veren Rüya, kocası Mehmet’ten boşanma arifesinde. Çiftin yakın arkadaşı İpek, hem reklamcı hem model. Öğrencilerden biri Kapalıçarşı’da dükkânı olan Yener, diğeri bankanın çağrı merkezinde çalışan Neslihan.

Beş karakterin beşi de mi dürüst olmaz? Söz konusu, ilişkilerin sahteliği ve kırılganlığı üzerine kurulan bir oyunsa olmuyor. Balon patlayana, çark kırılana kadar kimse hiçbir şeyin farkında değil. Balon patlayıp çark kırıldığında her şey bir anda altüst, elde tek soru: “Nasıl bu hale geldik?”

BİR ANLIK KARAR VE KÜÇÜK BİR RÜZGÂR

Oyunun merkezinde; olup olmadık zamanlarda açılan, kapıyla aynı anda açıldığında cereyan yapıp her şeyi birbirine katan bir cam. Her şey o başına buyruk mavi çerçeveli cam yüzünden. Cam açılır, kâğıtlar dağılır, kadın aradığını bulamaz ve gecikir. Cam açılır, kâğıtlar uçuşur, adam aradığını bulamaz ve gecikir. Aynı şekilde başlayan hikâye, anlık bir karar ve küçük bir rüzgârla bambaşka bir yöne… Bir cam hayatı ne kadar etkileyebilir? Sadece bir kaç saniyelik bir gecikme kocaman bir hayatı nasıl değiştirebilir?

Aynen Peter Howitt’in yönettiği 1998 yapımı Rastlantının Böylesi filminde olduğu gibi. Şöyle ki, filmin kahramanı Helen (Gwyneth Paltrow) evine dönerken metroyu bir saniye farkla kaçırır. O andan itibaren film, bu bir saniyenin bir ömürlük etkisini tüm hücrelerimize iyice anlatabilmek için iki bölüme ayrılır. Kayan kapıdan geçebilen ve geçemeyen Helen. Kader, zaman dışında kimseyle flört etmiyor. Bizimle iletişimi de sadece iki kelime üzerinden: keşke ve iyi ki…

JÜLİDE KARAHAN / ANADOLUJET MART

.....

Hiç yorum yok: