24 Temmuz 2005 Pazar

Deep Purple, İstanbul'dan esti geçti

Dün akşam İstanbul Parkorman'dan oldukça 'derin' ve 'mor' bir grup geçti. Efsane rock grubu Deep Purple, 'Bananas' adlı son albümlerinin dünya turnesi kapsamında, Rockistanbul organizasyonunun düzenlediği konserle iki saatlik bir enerji dalgasını 5 binin üzerinde dinleyiciyle paylaştı.

Grup, yeni şarkılarının yanı sıra 'Perfect Strangers', 'Smoke on the Water', 'Women from Tokyo' gibi klasikleşen şarkılarını da seslendirdi.

40'ına merdiven dayayan ve albümleri 100 milyonun üzerinde satan Deep Purple, konser öncesi basın mensuplarının sorularını cevapladı. Vokalde Ian Gillan, basta Roger Glover, davulda Ian Paice, gitarda Steve Morse ve klavyede Don Airey ile yoluna devam grup, 7 yıl aradan sonra ikinci kez geldi İstanbul'a. Dağılıp dağılıp toplanan üyeler, basın toplantısına gelen hayranlarının, 'Yine bir tehlike var mı?' yollu bakışlarını fark edince, "Korkmayın artık kavgalara, gürültülere, akıl sorunlarına, boşanmalara son verdik." diyerek endişeleri giderdi. 2 yıllık planlarının hazır olduğunu söyleyen grup üyeleri, yakında yeni albümlerinin çalışmasına başlayacak. Deep Purple ruhunu, bunca badireler atlatmasına rağmen kaybetmeyen topluluk, son 10 yıldır sakin sulara demir atmış görünüyor.

Deep Purple, Türk seyircisini nasıl buldukları yolundaki soruya "tahminimizin üzerinde coşkulu ve gürültülü" cevabını verdi. Dünyadaki en heyecanlı ve enerji dolu konserlerini Türkiye'de verdiklerini ve bunu sık sık andıklarını dile getiren Steve Morse, Türklerden sonra en çok İtalyan, Brezilyalı ve Bulgar müzikseverlerin ilgisinden etkilendiklerini söyledi. Deep Purple üyelerinin müziğin gidişatıyla ilgili yorumları ise teknik sorunlara odaklandı. Grubun klavyecisi Don Airey, bugün müzikte fazla yeteneği bulunmadığı halde, biraz teknik bilgisi olan herkesin albüm çıkarmak istemesinden yakındı. Yeni kuşak müzisyenlerden "System of a Down" ve "Queen" gibi beğendikleri gruplar olduğunu anlatan Airey, "Günümüzde görsellik çok ön plana çıktı. Özellikle müzik kanallarında, kliplerde müzikten önce görselliğe önem veriliyor. Ama olumlu bir şey de var ki müzikte 'bağırma' dönemi sona erdi ve gerçek müzik yeniden ortaya çıkmaya başladı.'' şeklinde konuştu. Basın toplantısından sonra, gruba 1994'te katılan gitarist Steve Morse ile konuşma fırsatımız oldu. Konserin atmosferini izleyicinin coşkusunun belirlediğini söyleyen Morse, özel bir şova gerek duymadıklarını vurgulayarak, "Bizim şova, görsel zenginliğe ihtiyacımız yok, müziğimiz hem kulağa, hem göze, hem bedene yetiyor, önce müzik gelir." dedi.

Deep Purple, bitmek tükenmek bilmeyen kadro değişimlerini atlattı ve her şeye rağmen 21. yüzyılda da hâlâ ayakta; hâlâ eskisi kadar derin ve mor... Dün akşam da dedeli torunlu hayran kitlesine İstanbul Parkorman'da sert bir nostalji rüzgârı eşliğinde seslendi ve gitti.

Ayrıldılar barıştılar, sonra istikrar geldi

Eleman sirkülasyonuyla Brezilya dizisini andıran Deep Purple, müzik tarzını sık sık değiştirmiş olsa da genel ruhunu hiçbir zaman kaybetmedi. Progresif rock'tan kulakları rahatsız eden heavy metal tarzına kadar değişen, hatta bir ara Guinness Rekorlar Kitabı'na 'Dünyanın en gürültülü müzik topluluğu' olarak giren grup, gitarist Ritchie Blackmore, vokalde Rod Evans, basçı Nick Simper, klavyeci Jon Lord ve davulcu Ian Paice tarafından 1968 yılında İngiltere'nin Hertford kentinde kuruldu. İlk albümleri 'Shades of Deep Purple' dan "Hush" single'ı Amerikan Top 5 listesine girdiyse de, İngiltere'de pek fark edilmemiş. 1970'ler, Deep Purple'ın en verimli ve ticari açıdan en başarılı devri oldu. 1973 tarihli "Who Do We Think We Are" (Kim olduğumuzu sanıyoruz?) ve bu albümden çıkan "Woman from Tokyo", grubun başarısını iyice perçinledi. Arada geçen yıllar, ayrılıklar ve birleşmelerle dolu olsa ve üyeler sık sık değişse de Deep Purple adıyla çıkan albümler, dağılmasına rağmen grubun her zaman popüler kalmasını ve marka değerini korumasını sağladı. 1994'te Steve Morse'un katılımıyla grup tekrar stüdyoya döndü ve 1996'da "Purpendicular" ve 1998'de "Abandon" albümlerini yaptı. Grubun son albümü 'Bananas' ise 2003'te yayınlandı.

Jülide Karahan

24 Temmuz 2005/Zaman

Hiç yorum yok: