18 Mart 2012 Pazar

SANAT/HAYAT: Yeşil Dev Shrek Türkiye turunda

Bir ilk daha: Bir Broadway müzikali ilk defa Türk oyuncularla ve Türkçe sahnelenecek. Üstelik kahramanı Yeşil Dev Shrek.

Amerika'nın birçok şehrinde ve Londra West End Tiyatrosu'nda kapalı gişe oynayan Shrek Müzikali Mayıs itibariyle İstanbul'da; sonra da Anadolu turunda... İlk durak Van; sonrakiler ise Gaziantep, Adana, Kayseri, Ankara ve Bursa. Akbank Çocuk Tiyatrosu'nun 40. yılı vesilesi ve Talimhane Tiyatrosu işbirliğiyle Türkiye'ye gelen müzikal, 15 oyuncu ve 5 müzisyenden oluşan 20 kişilik bir ekip tarafından sahneleniyor. Yönetmenliğini Mehmet Ergen, müzik direktörlüğünü Bob Broad, dekor tasarımını Barış Dinçer, ışık tasarımını ise Yakup Cartık'ın üstlendiği müzikal; güzelliğin dışta değil içte olduğunu, kötülüğün cezasız kalmadığını ve birlikten kuvvet doğduğunu şarkılar eşliğinde anlatırken Disney klişelerini yerle bir etmekten de geri durmuyor. Tıpkı filmdeki gibi...

***

"Rüyasız bir uykudur unutmak..."

Lizbonlu muhasebeci Bernardo Soares, "... Çünkü düş unutmaktır ve unutmak üstümüzde ağırlık yapmaz; uyanık uyuduğumuz, rüyasız bir uykudur unutmak..." demişti; Fernando Pessoa'nın 'Huzursuzluğun Kitabı' isimli yapıtında. Ve o küçük cümle var ya... Hani şu "rüyasız bir uykudur unutmak..." Unutulmuyor... Ne zaman bir şeyi, bir olayı unutacak olsak rüyasız bir uykunun sıkıntısı kaplıyor içi. O sıkıntıyı bundan tam iki sene evvel 'Huzursuz Gölge' isimli sergisinde ne güzel anlatmıştı Ali Cabbar. Biz daha 'Huzursuz Gölge'yi unutamamıştık ki sanatçı yeni sergisini açtı: 'Kırmızı Koridor'. Yine Yapı Kredi Kültür Merkezi'nde... Duyar duymaz küçük cümlemizi önümüze katıp gittik ki ne görelim: Yüzleri görünmeyen insanlar, bin bir türlü çaresizlik içinde... İnsan unutamıyor işte. Haluk Akakçe'nin deyişiyle "1.70'lik bir boyla evrene bakıyor ve ihtişamın içindeki minikliğini... Unutamıyor." Küratörlüğünü Başak Şenova'nın üstlendiği sergi için son tarih 15 Nisan.

***

Hatırlamak kaçınılmaz

Geçtiğimiz hafta dünya için küçük Türk resim sanatı için büyük bir adım atıldı: Türkiye'nin ilk değilse de en donanımlı Sanat Eserleri Konservasyonu ve Restorasyonu Laboratuvarı açıldı. Açılışa İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince yanı sıra Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Prof. Yalçın Karayağız katıldı. Böyle olunca; yani rektörle bakan yan yana durunca hatırlamak kaçınılmazdı: "İstanbul Resim Heykel Müzesi'ndeki eserler ne oldu? Antrepo 5'in sorunları çözüldü mü? Bir kısım eserler gerçekten eski binaya dönebilecek mi? Tarih belli mi?" Ortak cevap: "Çok iyi bir projemiz var. Yakın bir gelecekte altyapının iyileşmesi, eserlerin korunma ve sergilenmesi konusunda çok daha geniş ve uygun imkanlara kavuşulacak. Haberlerin ilanını bizzat başbakanımız yapacak."


Jülide Karahan

ZAMAN PAZAR / 18 Mart 2011

Hiç yorum yok: