13 Haziran 2011 Pazartesi

İçlerinde bir balık çocuk var ki…


Serginin ismi "İkisi'de Ben". 'De' dahi anlamı veren bağlaç değil; ismin hallerinden biri, bulunma hali. Aslında cümlenin anlamı belli: O da ben, bu da ben, heykel de ben, resim de ben...


"Bir gariplik yok mu burada?" diyoruz galerideki beyefendiye. "Türkçe açısından var evet ama sanatçı böyle istedi." oluyor cevabı. Sanatçı, 2010 Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü sahibi Ergin İnan. Mekân, kendini bir heykel galerisi olarak tanımlayan Arte İstanbul.

"İkisi'de ben"in anlamı 'İkisi' diye bir yerde bulunan/yaşayan/kalan 'ben' olsa gerek. Gerisini; "Kendini bulma zamanlarında neyim, ne yapıyorum, nereden geliyorum, nereye gidiyorum?" gibi sorular yerine "Ben ben miyim?" diyen sanatçıya sormak gerek. "Yalnız kaldığım zamanlarda 'İlyas mı ben, ben mi İlyas?' diye sorardım." diyor ve ekliyor Ergin İnan: "Her şeyi söylemek de iyi değil ama... İkinci ismim İlyas benim. Anneannem bir rüya görmüş. Bence rüya, ona göre gerçek. Ben yeni doğmuşum, bir iki aylık ya varım ya yok. Anneannem namaz kılarken ağlamış mıyım ne, biri beşiğimi sallamış, adının Hızır İlyas olduğunu söylemiş. Anneannem namazı bitirdiğinde kaybolmuş. Oradan geliyor galiba tüm o 'İlyas mı ben, ben mi İlyas?' ve 'Ben ben miyim?' soruları."

"Siz, siz misiniz?" diye devam ettiğimizde "Olmaya çalışıyorum. En çok resimlerin içinde kendimim. Hatta garip gelebilir ama resim yaparken tam anlamıyla o resimim." oluyor İnan'ın cevabı.

Sergide 60-70 kadar eser var. Çoğu yeni; ilk defa sergileniyor hatta. Yarıdan fazlası heykel; çok küçükten çok büyüğe... Gözümüz heykellerden ziyade resim ve desenlerde... Bizim gözümüz ama. Hele o 2010 tarihli küçük desenleri; içlerinde bir balık çocuk var ki... O kocaman 'Cansız Yüz'den de el yapımı kâğıt üzerine karışık teknik tablolardan da daha bir kendisi. Ergin İnan'ın yani. Serginin son tarihi 29 Temmuz.

JÜLİDE KARAHAN

ZAMAN KÜLTÜR / 13.06.2011

Hiç yorum yok: