18 Temmuz 2012 Çarşamba

Klasik sanatlara yeni mekân

 
Beş yıl önce 50 milyon lira olan hat sanatının yıllık satış hacmi bu yıl 200 milyon liraya ulaştı. Yine beş yıl önce 10 bin liraya satılan bir hat eseri bu yıl 30 bin liraya alıcı bulabiliyor. Başta hat olmak üzere geleneksel Türk ve İslam sanatlarına ilgi giderek artıyor; işletmeciler boş durmuyor. Önceki akşam açılan Kumbaracı4 Sanat Galerisi bu yolda atılan adımlardan biri.
 
İstanbul'un Tophane semtindeki Kumbaracı Yokuşu, önceki akşam yeni bir mekânın açılışına tanık oldu. Daha doğrusu, yeni bir sanat mekânına daha kavuştu. Kumbaracı4 Sanat Galerisi, 'Noktanın Ustaları' adlı ilk sergisiyle misafirlerini karşıladı. 20 sanatçının 40 kadar eserinden oluşan sergide hat başta olmak üzere tezhip, minyatür, çini ve ebru yer alıyor. Kapısına "Kur'an Mekke'de indi, Mısır'da okundu, İstanbul'da yazıldı, Tophane'de sergileniyor..." sözünü asan galerinin ilk sergisinde Fuat Başar, Abbas Bağdadi ve Gürkan Pehlivan gibi sanatçıların eserlerinin yanı sıra Tuzla Belediyesi'nin düzenlediği 'Noktanın Ustaları' isimli karma sergi ve yarışmada birinci seçilen eserler yer alıyor.

Kumbaracı Yokuşu'nun hemen girişinde bulunan galerinin kurucuları Tophaneli üç arkadaş Ebubekir Mete, Edip Sağlık ve Erhan Geyik. İşletmecilik ve emlakçılık yapan üç çocukluk arkadaşının hobi olarak başlayan geleneksel sanat merakının bir galeriyle taçlanmasının sebebi, İstanbul'da Türk ve İslam eserlerinin sergilendiği bir galeri olmadığını fark etmeleri. "Geleneksel sanatlarımızı icra eden sanatçıların sergi açacak bir yerleri, eserlerini gösterecekleri bir köşeleri, birbirleriyle ve meraklılarla tanışıp kaynaşacakları bir mekânları yok." diyor ve ekliyorlar: "Geçmiş yıllarda neredeyse bütün İslam sanatının merkezi İstanbul'du aslında. Ama bu durum uzun süre unutuldu, hatta yadsındı. Şehirdeki sanat galerilerinin sayısı yüzleri buldu ama aralarında bir tanesi bile geleneksel sanatlarımızın meraklıları, alıcıları ve sanatçılarını bir araya getirmeyi düşünmedi. Biz bunu bir sorun olarak gördük ve geleneksel sanatlarımızın merkezinin yeniden İstanbul olmasına katkımız olsun istedik."

Tüm bu iyi niyet ve dileklere ekonomik göstergeleri de eklemek gerek. Beş yıl önce 50 milyon lira olan hat sanatının yıllık satış hacmi bu yıl 200 milyon liraya ulaştı. Yine beş yıl önce 10 bin liraya satılan bir hat eseri bu yıl 30 bin liraya alıcı bulabiliyor. İşin bir de yükselen ilgi tarafı var. Örneğin 2011 Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri'nden biri, usta hattat Hasan Çelebi'ye verildi. Sonra Paris'teki Louvre Müzesi, 18 bin parçalık İslam eserleri koleksiyonunu 2012 sonbaharında Visconti avlusunda sergileyeceğini duyurdu. Bir de Türkiye'nin önemli hat koleksiyonerlerinden Demet-Cengiz Çetindoğan çifti yine önümüzdeki yıl Haliç'te büyük bir müze açarak koleksiyonunu sergileyeceğinin sinyallerini verdi.

JÜLİDE KARAHAN

ZAMAN KÜLTÜR 18 TEMMUZ 2012 

Hiç yorum yok: