25 Aralık 2011 Pazar

SANAT/HAYAT: Eczacıbaşı iyi polis Kocabıyık kötü polis

İKSV; sadece festival düzenlemekle yetinmeyen, daha aktif ve müdahil bir kurum olmak istediğinin mesajlarını epeydir veriyor. Niyeti, kültür sanat politikalarının oluşturulmasında etkin rol almak. Geçtiğimiz hafta düzenlenen basın kahvaltısında konuşulanlar durumun kanıtı. İşte toplantının notları…


İKSV Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı ve İKSV Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ahmet Kocabıyık'ın katıldığı kahvaltının asıl meselesi, İKSV'nin Emek Sineması ve Serkildoryan Kompleksi için proje hazırlamak istediğini, kamuoyuna duyurmaktı. Sevinçle karşıladık.

Ancak bu, sadece, "Bize 6 ay gibi bir süre verilirse bir proje hazırlarız. Beğenilirse uygulanır." açıklamasıydı. Bir adımdı. Emek - henüz - kurtulmuş değil.

Eczacıbaşı, "Taraflarla görüştünüz mü? Mevcut projeyi anlayabildiniz mi?" sorusuna "Taraflarla bir toplantı yaptık ama verimli sonuçlar alamadık. Yapılan açıklamalar yeterli değil ki siz de hâlâ soruyorsunuz. Projeyi uygulayacak olanlar sizi karşılarına alıp anlatmalı." cevabını verdi.

Toplantının öne çıkan bir diğer konusu AKM'ydi. Eczacıbaşı, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın, konuyu bakanlığın imkânlarıyla çözeceğine dair yaptığı açıklamadan duyduğu memnuniyeti dile getirdi ve günah çıkarır nitelikte ekledi: "Dünyanın en prestijli grupları, orkestraları İstanbul'a geliyor ve biz onlara kongre merkezlerini göstermek durumunda kalıyoruz. Bunun çok çeşitli olumsuz etkileri var. Kısıtlı sayıda izleyiciye hitap ediyoruz. Büyük eleştirilerle karşılaşıyoruz. Etkinlikleri tabii ki çok sayıda sanatsever, özellikle de genç izlemek istiyor. Bu imkânı bulamayınca da vakfımızı hedef alıyor. Ne yazık ki az sayıda izleyiciyle bu etkinlikleri yapabilmemiz için bilet fiyatlarını belli bir düzeyde tutmamız gerekiyor. Olanaklarımız kısıtlı."

Bu noktada konu, kamu katkısına bağlandı. Eczacıbaşı'nın söylemi geçmiş yıllardakinden biraz farklıydı: "Kamu katkıları çok düşük ama biz bundan yakınmıyoruz. Bu katkıların ne kadar büyük imkânsızlıklarla sağlandığını biliyoruz. Bakanımız kültür konusuna ayrılan bütçeyi arttırmak için büyük çaba harcıyor. Bu çabaları görüyoruz. Çok düşük kamu katkısıyla etkinliklerimizi gerçekleştirdik, gerçekleştirmeye devam edeceğiz. Fakat kültür sanat altyapısı ve mekân sorunu bizi aşıyor."

Biraz sonra devreye - kötü polis olarak - Ahmet Kocabıyık girdi: "2012, 2011'den daha zor olacak. Artmış olan finansman maliyetleri bunu gösteriyor. Öte yandan İKSV 40 yaşında. 40 yıldır görev yapan bir kuruma farklı bir gözle bakılması gerekir. Bülent Bey söylemiyor ama kamunun yüksek ilgisini bekliyoruz."

Ekonomik sorunlarla baş edemeyen Avrupa ülkelerinin kültür endüstrisine ağırlık verdiği yönündeki bilgi ve Eczacıbaşı ile Borusan Holding'in bu konudaki tutumuyla ilgili soru ise Kocabıyık'ın "Türkiye'de kültür sanat alanında kaç kişinin çalıştığını araştırıyor ve durumumuzu dünyayla karşılaştırıyoruz. Türkiye'de çalışan nüfusun yüzde 0,5'i, İtalya'da ise yüzde 9'u kültür sanat alanında çalışıyor. Ciddi bir fark. Bu sayı yüzde 5'e çıksa işsizlik sorununun çözümüne katkı yapar." açıklamasıyla geçiştirildi.

JÜLİDE KARAHAN

ZAMAN PAZAR / 25.12.11

Hiç yorum yok: